5. Hukuk Dairesi         2022/4439 E.  ,  2022/15197 K.


"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ: Midyat 1. Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılama sonunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekilince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;

- K A R A R -

Dava, tapu kaydının hatalı oluşması nedeniyle uğranılan zararın TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davalı Hazine vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesince HMK'nın 353/1-b-3 maddesi uyarınca davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacıların murisi adına kayıtlı ... İli, ...İlçesi, 23.08.1972 tarih ve cilt:42, sahife:70, sıra:83'te kayıtlı 20.210,78 m² yüzölçümlü tapu kaydının, 1995 yılında yapılan kadastro çalışmaları sonucu 7070,30 m² yüzölçümü ile ... Mahallesi 229 ada 44 parsel olarak davacıların murisi adına tescil edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemi ile açılan davada dava konusu edilen taşınmazın kadastro tespitinin 14.12.1995 tarihinde kesinleştiği, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesindeki "bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz" hükmü dikkate alındığında 10 yıllık hak düşürücü süre içinde hatalı olduğu iddia edilen kadastro tespitine itiraz edilmediği, davacıların hak düşürücü süre içinde dava açmayarak mülkiyet hakkını elde etme imkanını kaybettiği, mülkiyet hakkı olmayan kişinin bu hakka dayalı tazminat isteminde bulunamayacağı, 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesinde sonucu itibarıyla bir isabetsizlik görülmemiştir.
Davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK'nın 370. maddesi gereğince ONANMASINA, davacılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 02.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

 

16 Temmuz 2023 Pazar
© 2024 AS-Hukuk Tüm Hakları Saklıdır.