5. Hukuk Dairesi 2019/11467 E. , 2020/359 K.
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca DÜZELTİLEREK ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 19/06/2019 gün ve 2019/1539 Esas - 2019/11809 Karar sayılı ilama karşı taraf vekillerince verilen dilekçeler ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin davanın kabulüne dair bozma ilamına uyularak verilen hüküm taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizce düzeltilerek onanmış, bu karara karşı taraf vekillerince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, Yargıtay kararında yazılı gerekçelere göre davacı idare vekilinin tüm, davalılar vekilinin sair karar düzeltme istekleri HUMK'nun 440.maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirine uymadığından yerinde değildir. Ancak;
1-Bozma sonrası artan kısma ise 10.11.2015 tarihinden kararın kesinleşme tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerektiği,
2-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği bu kez yapılan inceleme ile anlaşıldığından;
Davalılar vekilinin karar düzeltme istemlerinin bu yönden kabulü ile Dairemizin 19.06.2019 gün ve 2019/1539 esas-2019/11809 karar sayılı ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede;
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar,taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Kısmen nar, kısmen ceviz bahçesi niteliğindeki ... ili, .... ilçesi, ... köyü 133 ada 179 parsel sayılı taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince, bozma sonrası tespit edilen fark bedelin karar kesinleşince hak sahibine ödenmek üzere üçer aylık vadeli hesaba yatırılmasına karar verilmemesi,
2-2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından, bozmadan önce tespit edilen kamulaştırma bedeline 10.11.2015 tarihinden ilk karar tarihi olan 22.12.2015 tarihine kadar, bozma sonrası artan kısma ise 10.11.2015 tarihinden kararın kesinleşme tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerektiği halde, yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a)2 nolu bendinin 1 .paragrafında (mahsubu ile bakiye kalan 102.358,21 TL) ibaresinden sonra ('nin 7139 sayılı Kanunla değişik -Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince karar kesinleşinceye kadar üçer aylık vadeli hesaba yatırılmasına, karar kesinleştikten sonra) ibaresinin eklenmesine
b)2 nolu bendinin 2. paragrafında yer alan (gözönüne alınarak) kelimesinden sonra gelen kısmın hükümden çıkartılmasına, yerine (dava konusu taşınmaz hakkında bozmadan önce tespit edilen 411.699,11 TL'lik kamulaştırma bedeline 10.11.2015 tarihinden ilk karar tarihi olan 22.12.2015 tarihine kadar, bozma sonrası fark bedel 102.358,21 TL'ye ise 10.11.2015 tarihinden karar kesinleşinceye kadar kadar yasal faiz uygulanmasına,) cümlesinin yazılmasına,
c) 7 nolu bendinin hükümden çıkartılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalıdan peşin alınan karar düzeltme harcı ile temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, H.U.M.K'nun 442. maddesi göz önünde bulundurularak takdiren 450,00-TL. para cezasının karar düzeltme isteyen davacı idareden alınarak Maliye Hazinesine gelir kaydedilmesine, 15/01/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.
10 Haziran 2020 Çarşamba