12. Hukuk Dairesi
2018/5479 E. - 2019/2442 K.


Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlunun tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içer alacaklı tarafından başlatılan ilamlı icra takibinde; borçlunun icra mahkemesine başvurusunda,


Alacaklı tarafından başlatılan ilamlı icra takibinde; borçlunun icra mahkemesine başvurusunda;.......22/09/2015 tarih ve 2013/322 E.- 2015/718 K. sayılı ilamının eda hükmü içermediğini, tespit hükmü niteliğinde olduğunu, ilamın bu hali ile ilamlı icra takibine konu edilemeyeceğini, ayrıca tespite ilişkin ilam kesinleşmeden vekalet ücretinin istenemeyeceğini ileri sürerek takibin iptaline karar verilmesini talep ettiği, mahkemece; hükümde karar altına alınan üyelik haklarının kooperatif kayıtlarına işlenmesine dair eda kaydının bulunduğu, bu nedenle infazının mümkün olduğu gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir.


Para ve teminat verilmesi hakkındaki ilamların icrası İİK'nın 32 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Anılan maddede para borcuna veya teminat verilmesine dair ilamın icra müdürlüğünce infazı usulü düzenlenmiş, İİK'nın "ilam mahiyetini haiz belgeler" başlığını taşıyan 38. maddesinde ise; "Mahkeme huzurunda sulhler, kabuller ve para borcu ikrarını havi re'sen tanzim edilen noter senetleri ve temyiz kefaletnameleri ile icra dairesindeki kefaletler, ilamların icrası hakkındaki hükümlere tâbidir" şeklinde düzenlemeye yer verilmiştir.
İlgili yasa maddeleri ile yasa koyucu, hangi belgelere dayanılarak ilamlı icra takibi yapılabileceğini önemine binaen titizlikle düzenlemiş, gerekli gördüğü yerlerde bunu özel kanunlarla belirleyip sınırlandırmıştır. Burada göz ardı edilmemesi gereken husus ise, maddede yer verilen ilamların, icrası yorum gerektirmeyecek şekilde açık eda hükmü taşıyan ilamlar olduğu noktasıdır. Bu nedenle, eda hükmü içermeyen "tespite" ilişkin ilamlar icra takibine konu edilemez. Ancak, kesinleşmeleri halinde bu ilamlardaki vekalet ücreti ve yargılama giderine ilişkin likit miktarların ilamlı icra yolu ile infazı mümkündür.


Somut olayda, takibe dayanak yapılan ........... 22/09/2015 tarih ve 2013/322 E.- 2015/ 718 K. sayılı kararında, hüküm bölümünün 2 numaralı bendinde aynen "...davalı kooperatif aleyhine açılan terditli ikinci talebin kısmen kabulü ile davacı yüklenicinin davalı kooperatifte 22 adet üyelik hakkının olduğunun tespitine, bu hususun kooperatif kayıtlarına işlenmesine,..." karar verilmiş, bu haliyle takibin dayanağı olan ilam tespite ilişkin olup, alacaklı tarafından takip talebi ve buna uygun olarak düzenlenen icra emrinde, lehine hükmedilmiş olan ilam vekalet ücreti ve yargılama gideri, faizleri ile birlikte talep edilmiştir.


Hukuk Genel Kurulu'nun 08.10.1997 tarih ve ...........sayılı kararında da vurgulandığı üzere; İlamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümüdür. Diğer bir anlatımla, hükmün içeriğinin aynen infazı zorunludur. O nedenle sınırlı yetkili icra mahkemesince ilamın infaz edilecek kısmı yorum yoluyla belirlenemez.


Bu durumda, ilamın, kesinleşmesi halinde likit olan yargılama giderleri ve vekalet ücreti kalemlerinin istenebilmesi dışında, ilamlı icra takibi yolu ile infazı mümkün değildir. Somut olayda, ilamın, takip tarihinde henüz kesinleşmediği de anlaşılmaktadır.


O halde mahkemece, şikayetin kabulü ile taleple bağlı kalınarak icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.


SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nin 366. ve HUMK'nin 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.

 

 

 


12. Hukuk Dairesi
2018/4072 E. , 2018/9696 K.

 

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

 

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

 

Alacaklı tarafından borçlu aleyhinde işe iade ile dört aylık ücret ve işe başlatmama tazminatına ilişkin ilama dayalı olarak ... icra takibi başlatılmıştır.

 

Borçlu vekili icra mahkemesine başvurusunda, takibin dayanağı olan ... 2. İş Mahkemesinin 16/06/2015 tarih ve 2015/178 E.- 531 K. sayılı ...ın eda hükmü içermediğini, tespit hükmü niteliğinde olduğunu bu nedenle infazının kabil olmadığını, ... bu hali ile tespit niteliğinde olduğundan ... icra takibine konu edilemeyeceğini, ayrıca tespite ilişkin ilam kesinleşmeden vekalet ücretinin istenemeyeceğini ileri sürerek takibin iptaline karar verilmesini talep ettiği mahkemece; işçinin alacağına kavuşması için ... Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmesinin uzun zaman alacağı, bu süreçte işçinin daha fazla mağdur olacağı, ilam işe iadeye ilişkin olsa da ilgili yasalarda kesinleşmeye ilişkin şart aranmadığından, ... icraya konu edilebileceği gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür.


Para ve teminat verilmesi hakkındaki ilamların icrası İİK'nın 32 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Anılan maddede para borcuna veya teminat verilmesine dair ... icra müdürlüğünce infazı usulü düzenlenmiş, İİK'nın "ilam mahiyetini haiz belgeler" başlığını taşıyan 38. maddesinde ise "Mahkeme huzurunda sulhler, kabuller ve para borcu ikrarını havi re'sen tanzim edilen noter senetleri ve temyiz kefaletnameleri ile icra dairesindeki kefaletler ilamların icrası hakkındaki hükümlere tabidir" şeklinde düzenlemelere yer verilmiştir.

 

İlgili yasa maddeleri ile yasa koyucu hangi belgelere dayanılarak ... icra takibi yapılabileceğini önemine binaen titizlikle düzenlemiş, gerekli gördüğü yerlerde bunu özel kanunlarla belirleyip sınırlandırmıştır. Burada göz ardı edilmemesi gereken husus ise maddede yer verilen ilamların, icrası yorum gerektirmeyecek şekilde açık eda hükmü taşıyan ilamlar olduğu noktasıdır. Bu nedenle eda hükmü içermeyen "tespite" ilişkin ilamlar icra takibine konu edilemez. Ancak, kesinleşmeleri halinde bu ilamlardaki vekalet ücreti ve yargılama giderine ilişkin likit miktarların ... icra yolu ile infazı mümkündür.

 

Somut olayda takibe dayanak yapılan ... 2. İş Mahkemesinin 16/06/2015 tarihli ve 2015/178 E.- 531 K. sayılı kararında davanın kabulü ile işverence yapılan feshin geçersizliğine ve işe iadeye karar verilerek, hükmün 3 ve 4 numaralı bentlerinde aynen "Davacının yasal sürede işe başvurmasına rağmen, işverenin süresi içinde işe başlatmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının işçinin beş aylık ücreti olarak belirlenmesine," ve "Davacının işe iade için işverene süresi içinde başvurması halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar doğmuş bulunan en çok dört aylık ücret ve diğer haklarının davacıya ödenmesi gerektiğinin belirlenmesine," karar verilmiş, söz konusu ilamda, tazminat ve ücret alacağına ilişkin sadece tespite ilişkin karar verilip, alacak miktarı belirtilmediği halde, alacaklı tarafından takip talebinde 6000 TL asıl alacak ve 5.400 TL ücret alacağı talep edilmiştir.

 

Hukuk Genel Kurulu'nun 08.10.1997 tarih ve 1997/12-517 Esas, 1997/776 Karar sayılı kararında da vurgulandığı üzere, "ilamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümüdür." Diğer bir anlatımla, hükmün içeriğinin aynen infazı zorunludur. O nedenle sınırlı yetkili icra mahkemesince ... infaz edilecek kısmı yorum yoluyla belirlenemez.
Bu durumda ... kesinleşmesi halinde likit olan yargılama giderleri ve vekalet ücreti kalemlerinin istenebilmesi dışında ... icra takibi yolu ile infazı mümkün değildir. Somut olayda, ..., takip tarihinde henüz kesinleşmediği de anlaşılmaktadır.

 

O halde mahkemece, şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.

 

SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ... tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

 

 

 

 

 

4 Ağustos 2020 Salı
© 2024 AS-Hukuk Tüm Hakları Saklıdır.