17. Hukuk Dairesi   

 2016/1865 E.  ,  2019/918 K.


"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacılar vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 05.02.2019 Salı günü taraflardan gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:


-K A R A R-


Davacılar vekili,12/2/2006 tarihinde davalı ...'un kullandığı aracın müvekkillerinin murisinin yolcu olarak bulunduğu araca çarpması neticesinde davacıların murisinin vefat ettiğini, Volkan'ın alkollü ve ağır kusurlu olduğunu, davacıların destekten yoksun kaldıklarını belirterek eş için 500,00 TL, çocuk ... için 500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı, 250,00 TL cenaze gideri ile ayrıca 50.000,00'er TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.


Davalı, davanın reddini savunmuştur.


Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 449,68 TL maddi tazminatın 12/02/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ...'e ödenmesine, 250,00 TL cenaze giderinin 12/02/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ...'e ödenmesine, 11.136,64 TL maddi tazminatın 12/02/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ...'e ödenmek üzere davacı ...'e ödenmesine, fazlaya ilişkin maddi tazminat talebinin reddine, 5.000,00 TL manevi tazminatın 12/02/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ...'e ödenmesine, 8.000,00 TL manevi tazminatın 12/02/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ...'e ödenmek üzere davacı ...'e ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.


1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle manevi tazminatın takdirinde B.K'nın 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bentler dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.


2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi(destekten yoksunluk ve cenaze gideri) ve manevi tazminat istemine ilişkindir.


Somut olayda, davacı eş ...'nın nüfus aile kaydından, eşinin ölümünden sonra 9/5/2007 tarihinde yeniden evlendiği anlaşılmaktadır. Mahkemece hükme esas alınan hesap raporunda, davacı eş için yeniden evlenme tarihine kadar %35 oranında evlenme şansı olduğu belirtilerek hesaplanan tazminattan bu oranda indirim yapılmıştır. Oysa davacı eş ... 9/5/2007 tarihinde evlenmiş olmakla, bu durumda tazminat hesabında varsayımsal evlenme ihtimali belirlenerek tazminattan bu oranda indirim yapılmasına gerek kalmamıştır.


O halde, davacı eş ... yönünden, ikinci evlilik tarihine kadar geçen süre yönünden evlenme olasılığı indirimi yapılmaksızın destek zararına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.


3-Destekten yoksun kalma tazminatı, BK'nın 45/II. maddesinde düzenlenmiş olup; "Ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir." şeklinde hükme bağlanmıştır.
Görülmektedir ki, destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunması, olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir.


Somut olayda desteğin vefatından sonra davacı eş ... 9/5/2007 tarihinde yeniden evlenmiş, mahkemece adı geçen davacı yönünden desteğin ölüm tarihi ile davacının ikinci evlilik tarihi arasındaki süre ile sınırlı olarak tazminata hükmedilmiştir.


İkinci eşin sağ kalan eşe (davacı) verdiği desteğin, müteveffa destek eşe oranla daha fazla veya eşit olması halinde desteğin ölüm tarihi ile sağ kalan eşin (davacı) ikinci evlilik tarihi arasındaki dönem için destek tazminatına hükmedilmesi, sağ kalan eşin (davacı) ikinci eşinin müteveffa destek eşe oranla daha az destek olduğunun anlaşılması halinde ise ölüm ve ikinci evlilik tarihleri arasındaki dönem dışında, ayrıca müteveffa destek ile sağ kalan eşin (davacı) ikinci eşinin sağladığı destek arasındaki farkın hesaplanarak tazminata hükmedilmesi gerekmektedir.


Bu durumda mahkemece bu husus araştırılarak, somut olayda ilk (müteveffa) eşin ikinci eşten daha fazla kazanıp destek olduğunun tespiti halinde, ölüm ve ikinci evlilik tarihleri arasındaki dönem dışında, ayrıca müteveffa destek ile davacının ikinci eşinin sağladığı destek arasındaki farka yönelik de hesaplama yapılması için ek rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.


SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve duruşmada vekille temsil olunmayan davacılar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 05/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

 

 

 

 

10 Nisan 2020 Cuma
© 2024 AS-Hukuk Tüm Hakları Saklıdır.