T.C.
Yargıtay
17. Hukuk Dairesi
2016/2432 E. , 2016/5685 K.
MAHKEMESİ :......Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili, davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu kamyonun, davacıların çocuğu olan .....'in sevk ve idaresindeki motosiklete çarparak ölümüne neden olduğunu belirterek ıslahla birlikte davacı ... için 13.965,65 TL, davacı ... için 19.765,60 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile davacılar için 8.000,00'er TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile 17.596,17 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 20/04/2006 tarihinden geçerli yasal faiziyle birlikte her iki davalıdan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ...'e ödenmesine, 19.765,60 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 20/04/2006 tarihinden geçerli yasal faiziyle birlikte her iki davalıdan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ...'e ödenmesine, 5.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 20/04/2006 tarihinden geçerli yasal faiziyle birlikte her iki davalıdan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ...'e ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 5.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 20/04/2006 tarihinden geçerli yasal faiziyle birlikte her iki davalıdan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ...'e ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ile manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece kusur oranlarının belirlenmesi yönünden rapor alınmamış, hükme esas alınan aktüerya raporunda, ceza mahkemesinde alınan kusur raporu esas alınarak hesaplama yapılmıştır. 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 53. maddesi uyarınca hukuk mahkemesi, ceza mahkemesince belirlenen kusur oranı ile bağlı değildir. Ayrıca, ceza mahkemesinde yapılan yargılama sonunda verilen hüküm, Yargıtay'ca hükmün açıklanmasının geri bırakılması değerlendirilmesi bakımından bozulmuştur. Bu durumda ceza mahkemesince belirlenen maddi olgu ve kusur oranı kesinleşmemiştir. O halde mahkemece kusur oranının belirlenmesi yönünden bilirkişi incelemesi yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-Davalı tarafın trafik sigortacısı olan dava dışı ......., mahkemeye gönderdiği yazıda davacılara davadan önce toplam 19.292,00 TL ödeme yapıldığını bildirmiş olup 818 sayılı BK.'nun 113. maddesi (6098 sayılı BK.'nun 131. maddesi) gereğince ödeme borcu söndüren işlemlerden olup ödeme belgelerine göre ödemenin tazminattan mahsup edilip edilmeyeceği değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davalı savunması üzerinde durulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
4-Bozma nedenlerine göre, manevi tazminata yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle manevi tazminata yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 09/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.