MAHKEME KARARI İLE TAPUDAN TERKİN EDİLEN TAŞINMAZA YÖNELİK KARARIN TAPUYA BİLDİRİLMEMESİ SONUCUNDA, TAŞINMAZIN BU DURUMUNU BİLMEYEREK SATIN ALAN 3. ŞAHIS, ZARARINI HAZİNEDEN TALEP EDEBİLİR.
Bir taşınmazın mahkeme kararı ile kaydının iptali ve terkini istemli dava açılmış ve bu dava kabul ile sonuçlanmış ise, iş bu kararın kesinleşmesini müteakip kesinleşme şerhini içeren mahkeme ilamının ilgili tapu müdürlüğüne gönderilerek infazının sağlanması gerekmektedir. Kararı alan tapu müdürlüğü, mezkur karar içeriğine uygun olarak işlem tesis etmek durumundadır. Nitekim kararın infaz edilmesi ile birlikte taşınmaz tapudan terkin edilecektir.
Hal böyle iken, tapu kaydının iptali ve terkinine yönelik ilamın kesinleşmesine rağmen uzun süre bu kararın infazının sağlanmaması, diğer bir ifadeyle kararın tapu müdürlüğüne bildirilmeyerek tapu kütüğüne işlenmesine engel olunması halinde bir takım hak kayıplarının doğması söz konusu olabilecektir.
İncelememize konu Yargıtay kararında da örneklendiği üzere, kaydı iptal edilip tapudan terkinine karar verilen bir taşınmazın, bu durumu gözden kaçırılarak üçüncü kişiye satılması, diğer bir anlatımla tapu müdürlüğünde bu taşınmazın satışına dair resmi işlem tesis edilmesi durumunda, satın alan kişinin iyi niyeti korunacak mıdır? Yine işlem yapan tapu müdürlüğüne kesinleşmiş ilamın bildirilmemesi hali illiyet bağını kesen bir hal olarak kabul edilebilecek midir?
Yargıtay oluşturduğu içtihatlarda, 4721 sayılı TMK.'nun 1007. maddesinde yer alan '' Tapu sicilin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur. Devlet zararın doğmasında kusuru bulunan görevlilere rücu eder ''hükmü uyarınca, burada Devletin kusursuz olarak sorumlu olduğunu içtihat etmektedir. Nitekim burada kusurun varlığı ya da yokluğu, Devletin sorumluluğu için önem taşımayıp, sadece Devletin memuruna rücu sırasındaki iç ilişkisinde önemlidir.
İncelememize konu somut olayda, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali istemli davanın açıldığı hususu Tapu Sicil Müdürlüğüne bildirilmediği gibi, terkinine dair hükmün uzun süre kesinleştirilmeyip tapuya bildirilmemesi ve özelikle bu arada tapunun satış sonucu 3. kişiye devredilmesine ve ilamda bu şahsın adı geçmemesine rağmen mahkeme kararı infaz edilerek tapunun idare adına tescil edilmesi nedeniyle tapu sicilinin hatalı şekilde tutulduğu ve bu itibarla 4721 sayılı TMK.'nun 1007. maddesi uyarınca Hazinenin sorumlu olduğu sabittir. Bu nedenle taşınmazı satın alan 3. kişi, satın aldığı taşınmazın bedelinin tazminine yönelik olarak Hazine aleyhine maddi tazminat davası açabilecektir.
Söz konusu karar sitemizin "Güncel içtihatlar - Yargıtay kararları" bölümünde yayınlanmıştır.
(Kararın linki için bakınız: http://as-hukuk.com/ictihat-detay-mahkeme-karari-ile-tapudan-terkin-edilen-tasinmaza-yonelik-kararin-tapuya-bildirilmemesi-sonucunda--337.html)
Av. Musa ADIYAMAN
29 Ağustos 2020 Cumartesi