YOL YAPIM ÇALIŞMASI NEDENİYLE AÇILAN ÇUKURA GİREREK KAZA YAPAN VE HASARA UĞRAYAN ARACIN KASKO SİGORTACISININ ZARAR VERENE KARŞI AÇACAĞI DAVANIN İDARİ YARGIDA GÖRÜLMESİ GEREKİR

 

              T.C.

        YARGITAY

17. HUKUK DAİRESİ

 2017/1145 E.  ,  2018/1482 K.


MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkili ... şirketine genişletilmiş kasko ... poliçesi ile sigortalı olan ... plakalı aracın ... adına kayıtlı olduğunu ve ...'ın sevk ve idaresinde iken ... ili, ... ilçesi, ... Cad. mevkinde yol yapım çalışması nedeniyle açılan çukura girmesi nedeniyle kaza yaparak hasara uğradığını, olayda davalıların kusurlu bulunduklarını belirterek, müvekkili ... şirketince sigortalıya ödedikleri 15.481,15 TL alacağın ödeme tarihi olan 03/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.


Davalı ... vekili, kazanın meydana geldiği yerin ... sınırları içerisinde olduğunu bildirerek, davanın husumet yönünden reddi gerektiğini; 
Davalı ... vekili, hizmet kusuruna dayalı olarak açılan davanın idari yargıda görülmesi gerektiğini, kazanın meydana geldiği yerin ... sınırları içerisinde olduğunu öne sürerek, davanın reddini savunmuşlardır.


Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın hizmet kusuruna dayalı rücuen tazminat davası olduğu, davaya bakma görevinin idari yargıya ait olduğu gerekçesiyle davanın yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.


1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde ve yargı yolu bakımından görevsizlik kararı verildiğinden, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 


2- Davalı ... vekilinin temyizi vekalet ücretine ilişkindir.


Mahkemece, davalı mümeyyiz ... aleyhindeki dava yasal yolu nedeniyle usulden reddedildiğine göre, kendisini vekille temsil ettiren bu davalı lehine karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T. uyarınca "1.800,00 TL" maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, vekalet ücretine karar verilmemesi doğru değil bozma nedeni ise de, yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nun 438/7.maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir.


SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hükme yeni bir bent eklenerek "davalı ... kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T. gereği 1.800,00 TL vekalet ücretininin davacıdan tahsili ile davalı ... Başkanlığına verilmesine," ifadelerinin yazılması suretiyle ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 6,70 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, peşin alınan harcının istek halinde temyiz eden davalı ...'na geri verilmesine 01.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi. 

 

 

 

 

 

7 Ağustos 2018 Salı
© 2024 AS-Hukuk Tüm Hakları Saklıdır.