17. Hukuk Dairesi         2016/17823 E.  ,  2019/7660 K.


"İçtihat Metni"

 

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı .... Vekili, davalılar ... ve ... mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

- K A R A R -

Davacılar vekili, 10/05/2012 tarihinde davalıların sürücü ve maliki olduğu ... plaka sayılı aracın sebebiyet verdiği trafik kazasında müvekkillerinin çocuğunun yaralanarak sakat kaldığını belirterek yaralanan küçük için şimdilik 1.500,00 TL işgörememezlik tazminatı ile 220.000,00 TL manevi tazminat talep etmiş, yargılama sırasında talebini yükseltmiştir.


Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 58.023,98 TL maddi tazminatın 10/05/2012 kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalı ...'ten, 08/08/2012 dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalı ... şirketinden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, 28.500,00 TL manevi tazminatın davalı şahıslardan tahsili ile davacılara verilmesine, karar verilmiş; karar, davacılar vekili ile davalı .... vekilince ve davalılar ... ve ... mirasçıları vekilince temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasın göre; davacılar vekilinin ve davalı şahıslar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, davalı ... vekilinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası nedeniyle oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkindir.
Sorumluluğu doğuran olayın, zarar görenin vücut bütünlüğünü ihlal etmesi hali 6098 sayılı TBK m. 54'te özel olarak hükme bağlanmıştır. Bu hüküm gereğince, vücut bütünlüğünün ihlali halinde mağdurun malvarlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddi zararın türleri; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar şeklinde düzenlenmiştir.
Somut olayda davacı küçük ...'nın yaralanıp geçici iş göremediğinden bahisle de maddi tazminat isteminde bulunulmuştur. Davacı ... kaza tarihinde 5 yaşında olup hükme esas alınan maluliyet raporuna göre davacı küçüğün sürekli maluliyet oranının %26 olduğu, iyileşme süresinin 180 güne kadar uzayabileceği tespit edilmiştir. Hesap bilirkişisi tarafından küçük için, kaza tarihinden itibaren 18 yaşına kadar 180 gün için geçici işgöremezlik tazminatı hesabı yapılmış, mahkemece bilirkişi raporu esas alınarak davacı küçük bakımından daimi maluliyet yanında geçici iş göremezlik tazminatına da hükmedilmiştir.


Küçük ... kaza tarihinde henüz 5 yaşında olup, gelir getiren bir işte çalıştığı düşünülemeyeceğinden dolayısıyla tedavi müddeti boyunca mahrum kaldığı herhangi bir kazancı olmadığı, böylece mahkemece geçici işgöremezlik zararı bulunmadığının gözetilmemesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.


3-Mahkemece, sigortalı aracın ruhsatında kullanım şeklinin "hususi" olduğu belirtildiğinden talep edilebilecek faizin türünün de yasal faiz olması gerektiğine karar verildiği ancak hüküm fıkrasında avans faize hükmedildiği görülmüştür.Bu haliyle mahkeme kararının gerekçe kısmı ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunmaktadır. Hüküm fıkrası ile gerekçe kısmı arasında uyumsuzluk bulunduğundan 10.4.1992 gün ve 1991/7 Esas 1992/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararı uyarınca bir hüküm kurulmak üzere kararın bozulması gerekmiştir.


SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin ve davalı şahıslar vekilinin tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... şirketi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 15,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, aşağıda dökümü yazılı 4.432,83 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar ... ile ... mirasçılarından alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...Ş'ye, geri verilmesine, 17/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

 

 

 

17. Hukuk Dairesi         2016/15638 E.  ,  2019/7624 K. 


"İçtihat Metni"

 

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki, trafik kazası nedeniyle maddi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği düşünüldü;

-K A R A R-

Davacı vekili dava dilekçesinde, dava dışı sigortalı araç sürücüsü ...'ın sevk ve idaresindeki otomobili ile karşı yön yol bölümüne geçip karşı yönden gelmekte olan sürücü ... yönetimindeki otomobilin çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında ... yönetimindeki otomobil içerisinde yolcu olarak bulunan müvekkil ...'ın ağır şekilde yaralandığını ve çalışma gücünün azaldığını, Silifke 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ne ait 2013/94 Esas, 2014/159 Karar sayılı dosyasında dava konusu kazadan dolayı ...'ın asli ve tam kusurlu olduğunun tespit edildiğini fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak üzere trafik sigorta poliçesinin sakatlanma teminatı klozundan müvekkilinin geçici iş göremezlik süresinde uğradığı maddi zararı ile çalışma gücünün azalmasından doğan maddi zararından oluşan 1.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden geçerli sakatlanma teminatı klozu kişi başı poliçe limiti ile sınırlı olarak dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tazminini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 127.957,81 TL'ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, dava konusu aracın müvekkil şirket nezdinde zorunlu mali sorumluluk sigortası ile teminat altına alındığını, müvekkilinin ikametgahının ... olduğunu bu nedenle Beykoz Asliye Hukuk Mahkemesi'nin yetkili mahkeme olduğunu, maluliyet raporlarının çelişkili olduğunu bu çelişkinin giderilmesi için dosyanın maluliyet oranının tespiti bakımından Adli Tıp Kurumu'na gönderilmesi gerektiğini, müvekkil şirketin ancak sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu, davacının talebi içerisinde geçici iş göremezlik, tedavi giderleri bulunması durumunda 6111 sayılı Yasa gereği teminat dışı olduğundan davanın reddi gerekeceğini, tedavi ve bakım giderlerinin birlikte anıldığını, bakım giderinin maluliyeti karşılayan veya kompanse eden bir harcama olmadığını, davacının tedavi masraflarının 6111 sayılı Yasa gereği teminat dışı olduğunu SGK tarafından karşılanması gerektiğini ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.


Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulü ile geçici ve sürekli iş göremezlik maddi zararı 127.957,81 TL'nin kaza tarihinden geçerli sakatlık teminatı klozu kişi başı poliçe limiti ile sınırlı olarak dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tazmini ile davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.


2-Dava trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi tazminat istemidir.


Mahkemece 26/04/216 tarihli hesap raporu hükme esas alınmış ise de bilirkişi rapor içeriğinde 127.957,81 TL tazminatın davacının tedavi süresince zararı olarak 7.260,31 TL geçici iş göremezlik zararı olarak hesap edilmiştir. Mevcut dosya kapsamındaki tutanak ve belgeler incelendiğinde kaza tarihinde davacının 7 yaşında olduğuna kazanç getiren bir işte çalışmadığına göre kaza tarihinden itibaren belirlenen 9 ay için geçici iş görmezlik tazminatının istenemeyeceğinden alınan bilirkişi raporunda geçici iş göremezlik tazminatının hesaplanması ve mahkemece hükme esas alınması doğru değil bu yönden kararın bozulması gerekmiştir.


SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bent ile davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 17/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

14 Kasım 2019 Perşembe
© 2024 AS-Hukuk Tüm Hakları Saklıdır.